Bir Yunan köyünde, çınar ağacının gölgesinde çekilen bir ziyafetin üzerine bir bardak buz gibi su eşliğinde küçük bir tabakta meyve tatlısı. Bu görüntü, birçok Yunan için olduğu kadar, özgün bir Yunanistan deneyimi yaşamak isteyen ziyaretçiler için de yaz mevsiminde ideal bir öğle yemeğidir.

Meyve tatlıları Yunanistan’ın her bir köşesinde çok sevilir. Birçok bölgenin kendine özgü tarifleri vardır. Karpuz, turunç, incir ve vişne hem tarih hem de lezzet açısından en özel tatlılardan sadece birkaçıdır. Fakat kulağa garip gelse de hepsinin arasında öne çıkan tatlı, zeytindir. Acı tatlı bir Akdeniz tadına sahip olan zeytin, Yunan mutfağının nasıl çeşitli şekiller alabileceğinin ve görünüşte tek boyutlu, basit malzemelerin nasıl olağanüstü karışımlara dönüştürülebileceğinin açık bir kanıtıdır.

Ayrıca, Yunan topraklarının meyveleri tüm yıl boyunca saklanabilen lezzetli reçellere de dönüştürülebilerek, kızarmış ekmek üzerinde ya da bir kase mısır gevreği ve yoğurtla kahvaltı için ideal bir seçenek oluşturur. Kerkira Adası’nda kamkattan reçel ve likör yapılırken, Veria’nın meşhur şeftalileri uygun işlemlerden geçirilerek imrenilecek reçel ve kompostolara dönüştürülür.

Zamana direnen meyve tatlıları, misafirler için ideal ikramlardır. Eğer misafirler meyveli bir şeyler istemezlerse, sert kabukları ve yumuşak kek benzeri iç kısımlarıyla Ksanthi karioka’sı gibi çikolatalı tatlıların yanı sıra popülerliğini hiç kaybetmeyen ve herkesin sevdiği bademli ergolavos da iyi bir seçenektir.

Portakallı bitter çikolata ve herkese çocukluk yıllarını anımsatan fruit glacé, büyük küçük tüm Yunanların hem kalplerinde hem de tabaklarında özel bir yere sahiptir. Armut, kayısı, incir, mandalina,role ve yeşil turunçla leziz fruit glacé yapılıp özenle, büyükannelerimizin güzel sofralarındakiler gibi kaselerde servis edilir.